İçeriğe geç

Türk Mitolojisi Oluşumu Nasıldır? Yaratılış ve Tanrıları?

Mitoloji belirli bir dinde veya kültürdeki insanlık ve evrenin yaratılış biçimini kendi geleneklerine özgü olarak inanç ve yapılan uygulamaların sebebini açıklamaya çalışan söylemlerdir. Bu nedenledir ki mit sözcüğü genellikle doğru olamayan anlatımlardan yola çıkan ya da çoğunlukla yanlışlık unsurlarını vurgular ve barındırır. Yunan mitolojisi, Türk mitolojisi, Mısır mitolojisi şeklinde ve daha fazla bir çok mitoloji vardır. Bunun nedeni dönemin insanların yaşayış farklılıkları, dinleri, inançları ya da gelenek göreneklerinden kaynaklıdır.Hal böyle olunca Türk mitolojisinin oluşumu nasıldır? Türk mitolojisinin yaratılışı nasıl olmuştur? Türk mitolojisindeki tanrılar nelerdir? şeklindeki sorular merak edilenler arasında yerini alır. Mitoloji meraklılarının arama motorlarında en çok arattıkları konular arasındadır.İşte bu sorular hakkında ki detaylar.

Türk Mitolojisi Nedir?

Dünya üzerindeki tüm mitolojilerin kaynağına bakıldığında destan olduğunu söylemek mümkündür. Yani geçerlilikleri ve doğrulukları tespit edilememiş ya da ispatlanamamıştır. Bazıları halın ağzından derlenmiş efsaneler iken bazıları da yazıya geçirilen efsanedir. Bu durum Türk mitolojisinde de aynıdır. Ancak Türk destanlarında geçen isimlerin tarihte gerçekten var olmuş isimler ile birleşmesi Türk destanlarının Mitos olmadığı yönünde bir yanılgı ve belirsizlik doğurur.

Tarihte yaşadığını bildiğimiz kişilere ait efsaneler destandır.Tarihte adı geçmeyen büyük kahramanların var olduğu ve tabiat varlıklarına insani özellikleri verilmesi ise mitolojidir. Bu nedenle Altay-Yakut Türklerinin Yaratılış Destanı, Hunların Oğuz Destanı,Göktürklerin ise Ergenekon ve Bozkurt Destanı ve bunun yanında diğer destanlar genel anlamda Türk Mitolojisini oluşturur.

Türk mitolojileri Yunan Mitolojisi gibi tek bir mitos etrafında gelişmemişken farklı efsanelerle oluşum sağlamıştır. Ancak bu mitosları kökeninin hepsi aynı efsanelere dayanır.

Türk Mitolojisinin Yaratılışı Nasıldır?

Türk Mitolojisine ait bir çok farklı efsane vardır. Fakat bunlardan en bilineni ve efsanelerin en büyüğü olan Altay Türklerine ait efsanelerdir. O dönemde Altay Türklerinin uzunca bir süre Moğol egemenliği ile birlikte olmasından dolayı,Altay Yaratılış efsanelerinde Moğolların etkisi oldukça fazla görülmektedir. Bunun yanında Moğol dinine ait izler görülmeyip daha çok İran kültürünün etkisi hakim olmaktadır.

Bu durumların nedeni ise Göktürk çağı öncesinde Türkler arasında İran etkileri ve İran kültür ilişkisi olmuştur. Ancak diğer bir Altay Yaratılış Destanı’nı etkileyen unsur ise Maniheizm dinidir. Ancak bunların üzerindeki en büyük etki ise Orta Asya inanış ve adetlerine kaynaştırılmış olmasından kaynaklanır.

Türk mitolojilerinin içinde Altay Yaratılış Efsanesinin pek çok tarzda anlatılış hikayesi vardır.Şimdi o efsaneyi anlatalım. Bu efsaneye göre evrenin yaratılışında sadece iki varlık vardır. Bunların isimleri tanrı olan Ülgen ve Erlik’tir.Daha evren yokken iyiliğin sembolü olan Ülgen,kötülüğün sembolü olan Erlik ise uçuşup dururlarmış.

Ancak Altay Yaratılış Destanı’nda ki diğer bir ifade ediş şekli de Ülgen’in en büyük tanrı olmadığını ve Ülgen’den önce ise Kayra Han’ın olduğu ve tüm evrenin yaratıcısının ise o olduğu bilinmektedir. Bu bilgi doğrultusunda ise Ülgen hakkında gökteki üç büyük tanrıdan biri olarak bahsetmeler yapılmıştır. Ülgen’e yaratma kudretini ve özelliğini de dişi ruh olan Ak Ana vermiştir.

Ülgen Ve Erlik

Farklı bir efsaneye göre ise iyilik tanrısı olan ve iyiliği temsil eden Ülgen, ay güneş ve yıldızdan daha yukarıda yaşamaktadır. Göğün on altıncı katında yaşadığı söylenmektedir. Altın kaplı sarayı ve altın tahtı olduğu söylenen Ülgen genel anlamıyla insan şeklinde tasvir edilmiştir ve Ülgen’in birbirinden farklı bir çok sıfatı vardır.

Dualar esnasında Beyaz parlak, Parlak Hakan, gürültücü, yakıcı, şimşek gibi ifadelere yer verilmiştir. Bu ifadelerden olan şimşekci Yunan mitolojisindeki Zeus’u anımsatmaktadır. Tanrı Ülgen,insanların ve dünyanın yaratılışındaki baş tanrıdır.Göğü,güneşi ve ayı o yaratmıştır. Atmosfer olaylarındaki düzenlemeleri yaparak yıldızları idare etmiştir. Ülgen’in 7 tane oğlu ve 9 tane de kızı vardır.

Aynı efsanelerin farklı anlatımında kainatın var oluşundan önce Erlik, Ülgen ile birlikte olmakta bazıların da ise de Erlik Ülgen tarafından yaratılmıştır. Ancak Türk Mitolojisi’ndeki destanlara bakıldığı zaman hepsinde Erlik bir şeytandır ve kötülüğü temsil eder. Bazı durumlarda cehennem de bazı durumlarda ise göğün beşinci ya da dokuzuncu katında olarak tasvir edilmiştir.

Her anlamda kötülüğün simgesi olan Erlik, iyiliğin simgesi olan Ülgen ile her zaman muhalefet ve anlaşmazlık içindedir. Erlik’in mitolojideki tasviri ise demirden kılıç ve kalkanla boğanın üzerindeki insan şeklinde tasvirlenmiş. Erlik’in 9 oğlu ve 9 kızı vardır .Ancak Türklerin İslamiyeti kabul etmesinden sonra ise Erlik daha çok şeytan ve cin şeklindeki varlıklar ile bilinmiştir.

Türk Mitolojisindeki Tanrılar Nelerdir?

Genel anlamıyla Türk Mitolojisi Tanrı, tanrıça ve ruhları, Yenisey Yazıtları,Göktürk efsaneleri, Yakut Türk efsaneleri gibi farklı anlatılardan türemiştir. Burada anlatılan Tanrı- tanrıça ve kutsal ruhlar şu şekildedir.

Suyla

Altay Yaratılış efsanesine göre Suyla insanları koruyan ruha verilen isimdir. Su, ay ve güneş parçalarından yaratılmıştır. İnsanları koruyarak onların arasında yaşar.

Suyla kartal gibi keskin gözlere sahiptir. İnsanların hayatlarında olabilecek şeyleri haber vermektir ve Ülgen’e hizmet eder.

Karlık

Suyla’nın en yakına arkadaşıdır. Onunla birlikte görünen ve görevleri Suyla ile aynı olan ruhtur. Bunun yanında dumanla birlikte ortaya çıktığı söylenir.

Utkucı

Tanrının Ülgen’e bahşettiği kurbanı alıp Ülgen’e götüren kutsal bir ruhtur. İsminin anlamı ise güler yüzle karşılayan anlamına gelmektedir.

Yo Kan

yeryüzündeki var olan ve yaşayan canlıların en kudretlisi olarak bilinmektedir. Dünyanın merkezinden Ülgen’in evine kadar ulaşan bir çamın bulunduğu yerde oturur. Hayvan ve doğayı koruma görevi vardır. Büyük kayın ağaçlarında oturup kasırga şeklinde gezdiğine inanılan bir ruhtur. Bunun yanında doğaya zarar verildiği zaman üzülüp ağladığı da söylenmektedir.

Talay Han

Talay Han denizlere hakim olan tanrıdır. Bunun yanında ölülerin koruyucusu ve yeryüzündeki tüm suların da tanrısıdır. Evi ise 17 denizin birleştiği yerdir. Yunan mitolojisindeki Poseidon gibi düşünülür.

Ayızıt

Yakut Türklerinin çocukları koruduğu ve yeni doğum yapmış kadınlara yardım ettiği inanılan tanrıdır. Gökte bulunan süt gölüne giderek oradan bir damla su ve süt getirip çocukların boğazına döker ve bu da çocuğa can ve ruh verir.

Bu tanrının gücü sayesinde ise çocuklara hayat verilir. Doğum yapacak kadınların bir gün önce yanlarına gelerek ağrılarını hafifletip onlara güç verir ve ağrılarını hafifletir şeklinde tanımlanır .Bu nedenle de iyilik anlamında beyaz turna ile tasvir edilmiştir.

Umay

Göktürk Yazıtları’na göre çeşitli destanlar yer almaktadır. Yakut Türklerindeki Ayızıt ile benzerlik gösterir. Kadınları ve çocukları korur ve toprakların bereketli olmasını sağlar. Anadolu Türklerinde ise “al tahtası” denilen loğusa kadınlarının çocuklarını kaçırdığını inanılan Al Karısından  çocukları Umay korur.

 

 

 

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir